Çekirgeler, depremler derken ve corana ile mücadelemiz devam eder iken iyiye doğru gitmeye çalışırken ümit ederken.
Birde güneş de lekelerin olması ve son yüzyılların sıcaklığını geleceğinin yetkililer tarafından uyarılması, neler oluyor evrende dedirten olaylar ile karşı karşıyayız.
Keşke böyle kalsa diyeceğimiz zaman ne vakit gelecek.
Birde şimdi dünyaya yaklaşan göktaşları düşen taşlar derken son olarak büyük bir gök taşının dünyamıza yaklaştığını bilim insanları söylüyor. Daha önceki yazılarımızı takip eden okuyucular biliyorlar.
BUZ DAĞININ GÖRÜNEN KISMI diye başlıklı yazımızda belirttik yazdık düşüncelerimizi. Ve hakikaten öyle gibi görünüyor. Bizi acaba tüm insanlığı hangi felaketler bekliyor.
Gün geçmiyor ki tüm insanlık için bir açıklama yapılmasın. Kırım Kongo kene ısırmaları meydana gelmeye başladı.
Bu gelişmeler üst üste gelince akıllara birçok soru geliyor, gelen soruların başında ise acaba tüm evreni rahatsız eden sıkıntıya sevk eden bu olaylar insanoğlunun laboratuvarlarda hazırlamış olduğu bir ilaç mı sorusunu getiriyor akıllara.
Dünya siyasetine baktığımız zaman artık savaşların karadan değil kıtalar arası füze ile, drone sisteminin gelişmesi ile insansız hava araçlarının bulunduğu teknolojini gelişmesi ile insan genlerinin araştırılması ile böyle bir çalışma yapılabileceği çokta uzak bir ihtimal gibi görünmüyor.
Bu geniş sistemler tüm evreni etkileyebilecek teknolojiye sahip bir elin parmakları arası kadar ülke anca sayabiliriz. Yakın zamanda gerçekleşecek olan ABD, ÇİN ve RUSYA devletlerinin ortak görüşmesi olacak.
Çin ve Rusya ilişkilerinin çok kutuplu bir küresel düzen amacı bağlamında derinleştiği ve ABD’yi sistemik açıdan endişelendirdiği ifade edilebilir.
Ayrıca güvenlik temelinde gelişen ve çeşitlenen ilişkilerin söz konusu kapsamlı stratejik ortaklığı “tedirgin bir ittifak” inşasına yönlendirebileceğini ileri sürülebilir.
Bu aynı zamanda çok-kutuplu bir küresel düzen inşasına yönelik tahayyülü de içerisinde barındırmaktadır. Bu noktada Çin-Rusya ilişkilerinin uluslararası sisteme yönelik etkilerini keşif gücü yüksek bir dizi savdan oluşan İnşacı (Constructivist) yaklaşım içerisinde ele almak isabetli olacak.
İşin aslında dönecek olur isek sözde süper güç ABD Çin ve Rusya yakınlaşmasından son derece rahatsız. Bunu her defasında sözlü yazılı ifade etmekten çekinmiyor. Yazımızda bir kusurumuz oldu ise af ola değerli dostlar.
Güzel günler sizin ve sevdiklerinin olması dileği ile bir sonraki yazımızda kavuşana dek Allah’a emanet olun.
Esen kalın hoş ça kalın Sağlıklı kalın.

Editör: Haber Merkezi