Benim memleketim Yozgat’ım da İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürümüz Hakkı Yurtlu beyin açıklamalarına göre; il genelinde, faaliyet gösteren 456 dernekten çoğunluğunu sosyal yardımlaşma ve dayanışma türünde dernekler oluşturuyor.
Sayın Yurtlu, Türkiye geneli itibarı ile dernek sayısına göre 54’üncü sırada yer aldığını belirterek, “Yozgat’ta, en fazla dernek sosyal yardımlaşma ve dayanışma türünde faaliyet gösterirken, ikinci sırada dini hizmetlerin gerçekleştirilmesine yönelik dernekler yer alıyormuş. Spor alanında faaliyet gösteren dernekler üçüncü sırada bulunuyor. Son 10 yıllık veriler dikkate alındığında, ildeki dernek sayısında her geçen yıl artış gösterirken, bugün itibarı ile ilimiz genelinde 456 dernek faaliyet göstermektedir. Bunlardan birisi federasyon, 36’sı dernek şubesi kalan kısmını ise dernek hukuki yapısı teşkil etmektedir” diye açıklamalarda bulunmuş. İl Merkezinde 152 dernek bulunduğunu hatırlatan Yurtlu, “Sorgun ilçesinde 61, Sarıkaya’da 45, Yerköy’de 41 Çandır 6, Yenifakılı 7 ve Saraykent ile Şefaatli ilçelerinde ise 7 dernek bulunmaktadır” diye konuştu.
Ne kadar güzel bir şey. Gurur duydum. Hele de bu zor zamanlar geçirdiğimiz günlerde en fazla sosyal yardımlaşma ve dayanışma derneği olması beni daha da mutlu etti.
Ama ne hikmetse bu derneklerden bu ara hiç ses soluk çıkmıyor. Bir tanesi de çıkıpta biz gönüllü olduk, yardıma ihtiyacı olanlara yardım topluyoruz veya gönüllü bir dernek kurduk kapı kapı dolaşıp ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatıyoruz gelin sizde bu yardıma destek olun diye hiçbir haber duymadım.
Şu zamanda yardıma o kadar çok ihtiyacı olan insanlar var ki, kepenk kapatan esnaflar onların yanında çalışan çıraklar kalfalar ve bunlar hele birde evli ise eşleri çocukları ... O kadar çok zor duruma düşen insanlarımız var ki, dükkanları kira olan esnaflar, evleri kira olan esnaflar, hadi dükkan sahibi bir aylık kira almıyorum dedi, vicdanlı çıktı. Ya ev sahibi, o kadar da vicdanlı değilse bu esnafım ev kirasını nasıl verecek dersiniz. Çalışmadığı zaman bu parayı nerden temin edecek dersiniz.
Fabrikalarda çalışan insanlar zorunlu olarak ücretsiz izine çıkarılanlar. Onlar ne yapacak? Peki, insanlar zaten asgari ücretle kırk kanaat geçiniyorlardı. Ev kirası bir yandan evin gıda ihtiyacı bir yandan... Çocukları varsa, o çocuğun veya çocukların ihtiyaçları bi yandan bu adam ne yapacak şimdi dersiniz.
Size soruyorum gönüllü arkadaşlar, yardım sever arkadaşlar, maddi durumu iyi olan arkadaşlar devlet kurumuna bağlı hayır kurumları nerdesiniz?
Şimdi bir olma zamanı, birlik olma zamanı belediyemizin dağıttığı yardım paketiyle bitmiyor bu işler. Kızılay’ın dağıttığı kavurmayla bitmiyor bu işler.. Ülkü ocaklarının dağıttığı yardımlarla bitmiyor bu işler. Ben sadece bunları gördüm sokaklarda elini taşın altına koyan.
Ha bir de seçim zamanında kapı kapı dolaşıp, bayanlara yemeni, çocuklara şeker balon dağıtan, bizde sizden biriyiz diyen, oy toplamaya çalışan parti kuruluşları var. Ne oldu bu partilere kapandı mı? İnsanları sadece oy pusulası olarak mı görüyorsunuz?.
Şimdide gidin onları ziyarete...
Şimdide gidin sorun biz sizden zamanında oy istedik ama bu sefer şimdi siz bizden bir şeyler isteyin diye korkmayın at ile deve istemezler.
Hiç görmedim, bu sıralar ev ev dolaşıp insanların yaralarına merhem olanları.. Gerçekten zor günlerden geçiyoruz. İnsanlarımız çok zor durumda...
Diyelim ki bu zor günleri atlattık Allah’ın izniyle, hayat normale döndü, virüs bitti, esnaf kepenklerini açtı vira bismillah dedi ve işe başladı. Geriden gelen biriken borçlar, kiralarını nasıl tamamlanacak, nasıl ödenecek?
Ücretsiz izine çıkarılan işçi kardeşlerimiz nasıl ödeyecek biriken bu borçlarını?..
Maaşı iki katına mı çalışacak dersiniz.? Ya eşlerini de çalıştıracaklar fabrika köşelerinde ya da çok basit olarak gördüğü bankalara gidip kredi çekecekler ve borç batağına temelli saplanacaklar.
Bende diyorum ki; bu insanlar bu kadar çok zor durumdayken maddi durumu iyi olan hayırsever vatandaşlar olarak gönüllü bir dernek kursalar, zor durumda olan insanlara bir yardım eli uzatsalar bu insanların yaralarına merhem olsalar iyi olmaz mı?
Belki siz bir verirsin Allah size bin verir. Yani sizden bir şey eksilmez. İnanın buna veren el alan elden üstündür bunu unutmayın.

Editör: Haber Merkezi