HIRSIZ İÇERDEN OLURSA KAPI KİLİT TUTMAZ

Abone Ol

Atalarımızın sözlerine çok değer veriyorum.

Bir ansiklopedik sözü kısa bir ifadeyle açıklayıp bağlamına oturtuyorlar.

Bu yazının başlığı da öyle…

Kötülük edecek kişinin dışarıdan değil de içeriden olması durumunda, bunu önlemenin çok zor olduğunu ifade eder.

Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun Kapı, Kilit, Anahtar üçlemesine de değinmeden edemeyeceğim.

Ne alaka!

Belki çok alaka…

Belki kel alaka…

Şimdi entelektüel bir yazı hevesinde değilim.

Bildiğiniz dümdüz bir yazı…

Anlamadıkları şey; sessiz insanların, efendiliğin karşılığını aptallık olarak algılanmasıdır.

Yanı başımızda yapılan çakallıkları görmüyor değiliz.

Ciğeri beş para etmez adamların ciğerinin ne olduğunu bilmek için alim olmaya gerek yok.

Ama sanıyorlar ki ses etmeyince yaptıkları ucuz numaraları görmüyoruz.

Adam… Neyse, çok da önemli değil.

Adam yerine koyduk, kıymetini bilsinler…

Lakin adam değiller.

Şimdi bu bir gönderme falan da değil.

Toplumdaki birçok bireyin yaşadığı bir durum bu.

Çözüm bulamadığı, içine attığı bir durum.

İş yaşamında…

Özel hayatında…

Belki arkadaşlık ortamında…

Bazen bir tezgahın arkasındaki satıcının tavrında…

Kimi sarraf titizliğinde

Kimi kabala…

Belki sizler de bu durumu çokça yaşamış ya da hissetmişsinizdir.

Benim gibiyseniz sineye çekmişsinizdir.

Değilseniz kavga etmişsinizdir.

Benim gibiyseniz, insanoğlunun sizin karşınızda gösterdiği bu tutumlarla ne kadar acınası bir duruma düştüklerini biliyorsunuzdur.

Ben de sizin gibi acıyorum onlara…

Çünkü acınacak durumdalar.

Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayanlar…

Yalanlarının, dolanlarının hiçbir zaman ortaya çıkmayacağını düşünen insanlardır.

Kendilerinden başka kandırdıkları bir şey yok aslında.

Kandırmaya da devam etsinler.

Düşmüş oldukları acizlikler bir gün onları da bulur.

Siz efendiliğinizden ödün vermeyin…

Zira sizin efendiliğiniz beyefendiliğinizdedir.

Yoksa üç günlük dünya da kazanç saydıklarınız sizden alınan insanlığınızdır.