Kültür ve Sanat

Süslenen Destiler Yozgat’ı Tanıtıyor: Çömlekçilik Sanatı Yaşatılıyor

İnsanlık tarihi kadar eski Çömlekçilik sanatı ile yapılan destiler ve çeşitli ürünler Yozgat’ta süslenip satılarak hem Yozgat’ın kültürel değerleri tanıtılıyor hem de kadim çömlekçilik mesleği yaşatılıyor.

Abone Ol

Yozgat'ta üretimi yapılmayan Desti, çanak ve çömlek gibi ürünler, Nevşehir ve Kayseri gibi illerden getirilerek Yozgatlılar tarafından yemek pişirme, peynir basma ve hediyelik eşya amacıyla kullanılıyor.

Yozgat’ta Süslenen Destiler Yeniden Hayat Buluyor

Yüzyıllardır Anadolu kültürünün önemli bir parçası olan çömlekçilik sanatı, bugün Yozgat’ta süslenmiş destiler, çanaklar ve çömleklerle yeniden hayat buluyor.

Her biri el emeğiyle şekillenen ve süslenen bu ürünler, sadece bir mutfak gereci değil, aynı zamanda geçmişle bugün arasında kurulan köprü niteliğiyle hediyelik eşya olarak da satılıyor.

Yozgat’ta üretilmeyen çanak, çömlek ve destiler, çevre illerden getirilerek, burada süslenip satışa sunuluyor. Bu sayede hem Yozgat’ın kültürel değerleri tanıtılıyor hem de unutulmaya yüz tutan çömlekçilik mesleği yaşatılıyor.

“Her Şeyin Tadı Çömlekte”

Yozgat'ta Yöresel Eşya Dükkânı işleten 50 yaşındaki Yasin Yüce, çömlekçilik mesleğinin önemini ve çömlek ürünlerinin kullanım alanlarını Yozgat Hakimiyet Gazetesi muhabirine anlattı.

Yüce, desti, çanak ve çömleklerin; yöre mutfağının vazgeçilmezi olan desti kebabı, güveç, sütlaç yapımında, ayrıca peynir basmada, su destisi olarak ve hediyelik eşya olarak kullanıldığını söyledi.

Çömleğin yemeklere kattığı lezzetin altını çizerek, bu mesleğin basit bir iş olmadığını söyleyen Yüce, “Çömlekçilik öylesine bir meslek değil. Çünkü her şeyin tadı çömlekte. Desti kebabı olsun, güveç olsun; bir tencerede yapıp tadına bakın, bir de çanakta yapıp tadına bakın. Aradaki farkı hemen anlarsınız" dedi.

Yozgat Destilerle Tanıtılıyor

Yozgat'ın meşhur desti kebabından dolayı destileri süsleyerek ve boyayarak hediyelik eşya haline getirdiklerini dile getiren Yüce, “Yozgat'ın desti kebabı meşhur olduğu için destileri özel olarak süslüyoruz. Hatıralık eşya olarak dışarıdan gelen hemşerilerimize ve misafirlerimize satıyoruz. Bu sayede hem kadim bir el sanatını yaşatıyoruz hem de Yozgat'ın yöresel lezzetini ve kültürel değerlerini tanıtmış oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Mesleğinin Geleceği Konusunda Endişelerini De Dile Getirdi

Çanak, çömlek ve desti satışlarının mevsimsellik gösterdiğini aktaran Yüce, işlerinin genellikle yaz aylarında hareketlendiğini belirtti.

Yüce, “Bizim işimiz 3-4 aylık, kışın oturuyoruz. Öğrenciler ve dışarıdan yabancı misafirlerimiz geldiği müddetçe bizim işimiz iyi” şeklinde konuştu.

Çömlekçilik mesleğinin geleceği konusunda endişelerini de dile getiren Yüce, 10-15 yıl sonra bu mesleğin maalesef ölebileceğini düşündüğünü ifade etti.

Tüketicileri Uyardı

Yüce, son olarak çömlek ve desti alırken dikkat edilmesi gereken noktaları paylaşarak tüketicileri uyardı.

Yüce, ürünlerin mutlaka fırınlanmasına, kırık veya çatlak olmamasına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “İyi olursa sesinden belli olur zaten. Her topraktan çanak olmaz, buna dikkat edilmesi gerekiyor” dedi.