Bozok Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim elemanları ve Gazetecilik Bölümü öğrencileri abluka ve yoğun bombardıman altındaki Gazze Şeridi’nde 7 Ekim’den bu yana İsrail’in saldırıları sonucu hayatını kaybeden basın mensuplarına yönelik kınama bildirisi yayınladı.
Gazze’de tarihin en büyük gazeteci katliamının yaşandığına dikkat çekilen bildiride hukuka ve sözleşmelere rağmen gazetecileri katleden İsrail kınandı. Bildiri sonrası hayatını kaybeden 97 gazeteci anısına karanfiller bırakıldı.
Bozok Üniversitesi İletişim Fakültesi önünde Dr. Öğr. Üyesi Şafak Etike tarafından okunan bildiride gazetecilerin susturularak vahşetin gizlenemeyeceği ve gazetecilerin soykırıma uğrayanların sesi olarak gerçekleri duyurmaya devam edeceği mesajı verildi.
Dr. Öğr. Üyesi Etike okuduğu bildiride şu ifadelere yer verdi: “Gazze’de çocuklar, kadınlar ve sivillere karşı girişilen soykırımın yanı sıra tarihin gördüğü en büyük gazeteci katliamı yaşanmaktadır. İsrail’in Gazze’ye saldırısının başladığı 7 Ekim’den bu yana tam 97 gazeteci İsrail tarafından katledilmiştir. İsrail’in saldırılarında hayatını kaybeden gazeteciler arasında Anadolu Ajansı muhabiri/serbest muhabiri/kameramanı Muntasır es-Savvaf da bulunmaktadır.
Filistin ve Lübnan’da her gün en az bir gazeteci öldürülmektedir. Bu gazetecilerin çok büyük bir kısmı kasıtlı olarak hedef alınmakta ve aileleri ile, çocukları ile birlikte yok edilmektedir. Bu sadece Gazze’nin değil, tüm dünyanın karşı karşıya olduğu büyük bir trajedi ve en temel hakların ayaklar altına alındığı bir vahşet tablosudur. Savaş ve çatışma bölgelerinde gazetecileri hedef almak, öldürmek savaş suçudur. Uluslararası insancıl hukuka, savaş hukukuna, uluslararası sözleşmelere ve her türlü demokratik değere aykırıdır. İfade özgürlüğünün, haber alma hakkının ve insan haklarının zaten olmadığı bölgede Gazetecilerin fiziksel olarak dokunulmazlığını garanti altına alan Uluslararası İnsancıl Hukuk kuralları da ayaklar altına alınmıştır.
Çoğu çocuk ve kadın yaklaşık 20 bin sivilin nasıl katledildiğini, çocukların, kadınların ve sivillerin üzerine bombaların ve kurşunların nasıl yağdırıldığını, kalemleriyle, fotoğraf makineleriyle, kameralarıyla belgeleyip dünyaya duyuranları öldürerek, gazetecileri yok ederek gerçeği gizlemek istemektedir. Tarih göstermiştir ki vahşet ve gerçekler gazeteciler susturularak gizlenemez. Filistin’de yaşananlar göstermiştir ki gazetecilerin kalemi bütün bombalardan daha etkilidir. İsrail gazetecileri ortadan kaldırmaya yönelik bütün saldırılarına rağmen gazetecilerin bölgede yaşananları bütün çıplaklığıyla ortaya koymasına, tüm dünyaya duyurmasına engel olamamaktadır ve olamayacaktır.
Gazetecilik ezilenlerin, şiddete ve soykırıma uğrayanların yanında olmaya, gazeteciler insanlık dışı her saldırıyı belgelemeye ve gerçekleri dünyaya duyurmaya devam edecektir.
Bizler bugün burada Yozgat Bozok Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünün öğretim elemanları ve öğrencileri olarak, barbarlığa ve vahşete karşı en temel değerleri ve hakları, gazeteciliği savunmak için toplandık. Gazetecilik Bölümünün hocaları ve öğrencileri olarak insanlık suçu işleyen İsrail’in gazeteci katliamını şiddetle kınıyoruz. Ayrıca, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü ve gazeteci haklarının savunucusu olduğu iddiasıyla dünyanın her yerine siyasi ya da askeri müdahale hakkını kendinde gören Batılı merkezlerin burada yaşanan gazeteci katliamını görmezden gelmeleri ve sessiz kalmaları, hatta bu insanlık suçuna destek olmalarını çifte standart ve samimiyetsizlik olarak değerlendiriyor, bunların karşısında sessiz kalmıyoruz. İsrail’in saldırılarında hayatını kaybeden bütün gazetecileri burada saygıyla anıyoruz. Gazze’de hayatlarını hiçe sayarak İsrail’in gerçekleştirdiği vahşeti ve soykırımı dünyaya duyurmaya çalışan bütün gazetecilerle dayanışma duygularımızı ve desteğimizi ifade ediyor, hepsini saygıyla selamlıyoruz”. 
Rektör Yardımcısı ve İletişim Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Güngör Yılmaz yaptığı açıklamada: “Yozgat Bozok Üniversitesi İletişim Fakültesi, Türk insanı ve Türk Milleti'nin İsrail katliamı karşısındaki hassasiyetini yaklaşımını bir kez daha burada sergilemiş oldu. Gazetecilik bölümündeki öğrencilerimiz ve hocalarımız katledilen gazeteciler adına burada bir telin ve basın açıklaması yaptılar. İsrail’de insanlık, çevre ve geleceğimiz yok ediliyor. Bunu sadece mesleki anlamda değil insanım diyen ve bu konuda duyarlılık hisseden herkesin mutlaka telin etmesi gerekir.  Tüm insanlığın Gazze böyle bir vahşet ve zulümle yokluğa mahkûm edilirken bu tür protestoların çok anlamlı olduğunu düşünüyorum” dedi.

HABER MERKEZİ 
 

Editör: Hakimiyet Gazetesi