Sebastian’ın keyfi yerinde.
Tatili uzattı.
Hayatını yaşıyor.
Gündüz deniz.
Gece eğlence.
Orası senin, burası benim misali.
Atladı arabasına, geziyor da, geziyor.
İyi tatiller.

Tatil demişken.
Tatili anlatacak değiliz.
Meclisin tatil edilip.
Bizim siyasetçilerin.
Yozgat programına dikkat veriyorum.
Kimisi halkın arasında.
Kimisi halkı ayağına çekmiş.
Kimisi el sıkıyor.
Kimisi ortada görünmüyor.
Kimisi boş vaktini geçiriyor.
O kadar.

Tatile çıktılar ya..
Anlayın.
*
Yozgat’ın göçü konuşuluyor.
Hoş, yıllardır mevzu aynı.
Herkes konuşuyor.
Siyasetçiler konuşmuyor.
Ağızlarına bile almıyorlar.
Niye?
İşlerine gelmiyor.
Sonra yollar…
Herkesin derdi aynı.
Şikayeti de.
*
Siyasallaşan yapı.
Bürokratikleşen sistem.
Bürokrasiyle tıkanan kent.
İkiye bölündü.
Gruplaştırma çabaları amacına ulaştığından.
İnsanlar çözüm noktasında buluşamıyor.
Eeeee..
Tatil varken.
Göç kime ne?
Yollar geçit vermez kime ne?
Yatırımlar uzar.
Umurunda mı dünya?..
Bilin yani.
*
Gerçekçi olmak lazım.
Burası Yozgat derken.
Tepki gösteriliyor
Ki, neden böyle olduğunu artık anlaşıldı.
*
Yozgat’ta sorunlar bitmez.
Talepler de bitmez.
Zira, mevzunun özü siyasetin elinde olduğundan.
Herkes bildiğini okuduğundan.
Makama gelenler, makamperest davrandığından.
Asıl Yozgat yaşanıyor.
Yaşatılıyor.
Yoksa.
Çözümsüz bir şey kalmayacaktır.
*
Tatil planı yapmak kolay.
Tatil, dinlenmek içindir.
Ama, bir şey yapmayıp.
Tatile planlarına dalanların.
Hayli fazla olduğu bir yerde.
Sorunun artması da muhtemeldir.
İşte, Yozgat’ın tatili de böyledir.
Siz, birbirinizde cedelleşirken.
Elin oğlu tatil yapıp.
Gününü gün ediyor.
*
Yaz dönemi geldi/geçiyor.
Çözüm bekleyen sorunlar.
Bitmesi beklenen yatırımlar var.
*
Anlatabildim mi?