Yozgat vefasızdır.
Bencilliğin.
Menfaatin.
Çıkarın.
Öne çıktığı şehirde.
Vefa, sadece bir semttir.

Yozgatlı, Yozgatlı’ya sahip çıkmaz.
Değerler hor görülür.
Hiç sayılır.
Unutulur.
Yüreğinde sevgi yatan.
Yüreğinde saygı yatan.
Bunları ancak anlayabilir.
Menfaat odaklarının anlaması zordur.

‘Ben’ anlayışının öne çıktığı.
‘Ben’ merkezli sistemin oluşturulduğu.
İnsanların ötekileştirilip.
Taraf.
Grup.
Siyasallaştırıldığı yapıda.
Vefasızlık önceliktir.
Geçmişi yadederken bile.
Bugün ‘çıkar’ üzerinden hareket ediliyor.
Toplum içerisinde ‘değersiz’ kalanların.
Birilerinin sırtından.
Yüreğinden kopan tohumlarla.
Değerleştirilmesi bile ‘vefa’nın ta kendisidir.
Kim bilebilir ki.
Yüreğindeki sevgiyi çıkara bağlayanlar.
Yüreğindekileri saygıyı üç-beş kuruşa satanlar.

Biz, bizi geçmişte iyi anlardık.
Toplumun her kesimi bir araya gelir.
Paylaşmayı becerirdik.
İlminden, bilmine.
Sanatından sporuna.
Sağlığından eğitimine.
Her alanda konuşurduk.
Masanın etrafında buluşmaktan keyfalırdık.
Ya bugün.
Bırakın masanın etrafını.
Birbirimizi gördüğümüzde uzaklaşıyoruz.
Kopuyoruz.
Bağlantılarımızı atıyoruz.
İyi mi?

Kendi çıkarıyla hareket edenlerin.
Menfaatlerini önde tutup.
‘Ben’ merkezli anlayışla.
Yanlışlara gömülenlerin olduğu bir yerde.
Neyi konuşacaksınız ki...

Kimse, kimseden vefa beklemiyor aslında.
Fakat.
Vefa deyip.
Menfaat uğruna mücadele edilmesin yeter.
Çıkarlarıyla Yozgat edebiyatı yapılmasın yeter.
Yoksa.
Biz, her şeyi kabullendik.
Gerisi hikaye.
*
Farkında mısınız?
31 Mart'a giderken bile.
‘Vefa’sızlık getiriyor.
‘Ben’ merkezli siyasal anlayışın.
‘Biz’ merkezini yok etme çabasıyla.
Toplumsal ‘birlik’ vurgusu yapılıyor.
*
Siyasal açıdan ötekileştirme doğarken.
Yozgat’ın kendi içerisindeki ‘vefa’dan bahsetmek ne kadar doğru?
Son günlerde yaşananlar.
Siyasal bakışın.
Kentsel ayrışmaları doğuruyor.
*
Anlatabildim mi?