Süreç hızlı geçti.
Oturup paylaşılamadı bile.
Kimin neyi ‘tercih’ ettiği değil.
Kimin hangi fikri ‘tercih’ ettiği oylandı.
Tartışmaların temelinde de bu yatıyor.
Yoksa.
Millet iradesi sandığa yansıdı.
Millet değişimi tercih etti.
Genelde de aynı...
Yerelde de..
Hayırlı olsun deyip.
Yarına bakılması kaçınılmaz.
*
Artık önümüzdeki maçlara bakacağız devri de bitmiştir.
Biz kendi yarınımıza bakmak zorundayız.
Değişen bir şey olacak mı?
Bekleyip göreceğiz.
Bakacağız.
*
Seçim geldiğinde.
Sandık konduğunda.
‘Oy’un namusu olmaz.
Anlıktır.
Sandıkla yüz yüze gelen seçmen.
Kararını verdiğinde iş bitmiştir.
Sorgulayamazsınız.
‘Yatırım’ boyutuna.
‘Hizmet’ alanına çekemezsiniz.
Tartışamazsınız.
Bir yandan millet iradesi diyeceksiniz.
Diğer yandan ‘tepki’ göstereceksiniz.
Olmaz.
*
Sorgulanacak tek şey.
Bundan sonrası olmalı.
Gelecek planlaması.
Kentin ‘refah’ düzeyi.
Toplumsal menfaat.
‘Seçim’ veya ‘Sonuç' üzerinde takılı kalır.
Kafayı orada tutarsanız.
Yarına bakmanız.
Gerçek gündeminiz.
İradeniz ‘hiç’ olacaktır.
Bunu da kimse arzu etmeyecektir..
*
Kaybederken kazanırsınız.
Kazanırken kaybedersiniz.
*
Yozgat'a dair.
Her yeni dönemin.
Her yeni başlangıcın.
Derin sancıları yaşanmıştır/yaşanacaktır.
Doğru bakışla, doğru karar mekanizmalarının sağlanması lazım.
*
Yozgat’ın meselelerine.
Temel ihtiyaçlarına.
Gerçekçi yaklaşımla.
Uzanmadıkça bir şey olmayacağını da anlamak lazım.
‘Burası Yozgat’ derken.
Küçük hesapların yapıldığı gerçeği öne çıkıyor.
Menfaat ve çıkarın üstün kılındığı.
Ahbap çavuş ilişkisinin güçlendirildiği.
Bencilliğin ‘biz’cilikten önce benimsendiği yer olduğu vurgulanıyor.
Böyle bir Yozgat isteniyorsa.
Mevcut yerel sistemin değiştirilmesine gerek yok.
Yozgat’ın kendini aşması isteniyorsa da.
Toplumsal bütünlüğün.
Birlik ve beraberliğin sağlanmasına imkan hazırlanmalı.
Fikir ayrılıklarını benimseyerek.
Tahammül ve hoşnut sınırları genişletilmeli.
Toplumsal bilinç içerisinde.
Hareket edilmeli.
Yarına bakalım mı?
Hep birlikte.
Anlatabildim mi?