DEPREM KARASI GECE!
Saatler 04:17..
Tarih 6 Şubat 2023...
Karagüne uyandı Türkiyem..
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler ...
Kahramanmaraş...
Hatay...
Adıyaman...
Diyarbakır...
Adana...
Osmaniye...
Gaziantep...
Şanlıurfa...
Malatya
Ve Kilis..
On ilimizde büyük hasarlara..
Kayıplara yol açtı..

UTANDIK!!!
Yozgat'ta dahil deprem çoğu ilde hissedildi..
Gece sallanmışız ama hissetmedim..
Sabah haberlere baktım ki ortalık mahşer yeri...
Soğuktan da soğuk gece...
Siyahtan da kara gökyüzü..
Savaş alanımı desem..
Mahşer yerimi..
Can pazarı olmuş canım ülkem..
Ateş düştüğü yeri değil hepimizin yüreğini yaktı..
Uyumaktan...
Sıcak evlerimizde oturmaktan..
Çocuklarımızı sevmekten..
Yemekten..
İçmekten..
UTANDIK!!!
*   *  *
HERKEZ SEFERBER OLDU
Gözyaşlarımız bir olduk aktı...
Kardeşlerimizin enkazdan çıkışlarını nefeslerimizsi tutarak izledik..
Dua ettik..
Hepsi kurtulsun istedik...
Canımızdan can gitti..
Bu acının tarifi gerçekten yok...
Neye yanalım şaşırdık..
Hem gururlandık..
Hem utandık..
İsyan ettik insanlığımıza..
Günlerdir acıyla boğuşuyoruz..
Unutulacakmı Asla!
Kardeşlerimizin yaralarını bİr olup beraber saracağız.. Sarıyoruz da elbet..
Bu Millet her koşulda Tek Yürek!
7 sinden 70'ine herkez seferber..

TEK YÜREK..
"Sesimi duyan var mı?"
Bu sorunun cevabı günler geçtikçe azaldı..
Güzel ülkemin güzel yürekli gönüllüleri...
Madencileri..
Kepçe, Makina operatörleri..
Sağlıkcıları..
Mehmetçiği...
Ve sayamadığım.. 
Bir çok güzel insan..
Ve arama kurtarma ekibindeki hayvan dostlarımız..
Sosyal medyadan durmadan Acil çağrısı yapan kardeşlerim..
Sanatçısından vatandaşına..
Enkazdaki insanların sesi oldular..
Tek yürek oldular..
Bir nefes olabilmek için...
Bir canı daha enkazdan kurtarmak için...

YARDIM SELİ
Güzel yürekli insanlarım..
Türkiye'nin dört bir yanından az çok demeden, deprem bölgesindeki kardeşlerimiz üşümesin, aç kalmasın diye yardım seli olup aktı..
Vatandaşlar bir olup küçüğünden, büyüğüne elleriyle hazırladılar paketleri..
Kimi zaman küçük bir not ısıttı yüreklerimizi...
Kimi zaman ceplerden çıkan şeker, çikolata...

NE YAPILMALIYDI?
Peki devlet büyüklerimiz ne yaptı...
Bu sorudan önce "Devlet ne yapmalıydı?"
Önce bunu sorgulamamız gerekmekte...
Bana hiç kızmayın!
Profösörler (Yer bilim uzmanı) yerlerine kadar belirtip..
Ki bunlar hep bilimsel olarakta kanıtlanarak uyarılarda bulundular..
Deprem geliyor dediler...
Büyük deprem...
Bir Allah'ın kulu da ne yapalım? 
Ne yapmalıyız?
Nasıl tedbir almalıyız? 
Demedi..
Kimsenin umrunda olmadı...
Bunun yanı sıra, parası olan mütaahhitliğe soyundu..
O inşattlara ruhsat vereni de..
Sağlam raporu vereni de..
Yapanı da..
Yaptıranı da..
Hepsi suçlu benim gözümde..
Ne mi yapılabilirdi?
Önlem alınabilirdi!
Daireler boşaltılıp tek tek bakılıp analiz yapılabilirdi!
Bilim ve teknoloji çağındayız..
Kimse kusura bakmasın, depreme dayanıklımı değil mi analiz edilmeliydi...
Bu hale gelmeden önlem alınmalı vatandaşlarımız gerekirse yine misafirlerimiz olabilirlerdi...
Bu kadar can kaybımız olmaz dı...
Yere batsın sizin bu binalardan kazandığınız para, sağlayacağınız rant!
Siz o yaptığınız binaların enkazında kalırsınız umarım..
Allahın adaleti şaşmaz!

NE YAPILDI?
Gelelim bugüne..
Ve o soruya..
Peki devlet büyüklerimiz ne yaptı...
Tamam on il de yaşanan bir deprem..
Oldukça büyük bir deprem...
Ama bu bahane edilmemeli..
Hiç önlem almamıssın zaten..
Felaket olunca da bunun arkasına sığınamazsın...
Ben isterdim ki devmletim her enkaza müdahale etsin..
O çok zengin müteahhitlerini çağırsın!
Bu makinalar burada çalışacak desin..
Gerekirse yardım istesin..
Özel uçakları istesin kullansın...
Bu devletin gücü bu kadar değil...
48 saat olmuşken.. 
Daha açılmamış hiç uğranmamış enkazlar olması normal değil...
Lütfen bunları normalleştirmeyin!
Eksiklikleri..
Aciliyetleri..
Yapılması gerekeni söyleyince de insanları siyaset yapıyor diye suçlamayın..
Sizden tek isteğim günlerdir yüreklerimizi dağlayan o enkaz başında, bir umut sevdiklerinin oradan kurtarılacağını bekleyen insanların bakışlarını...
Objektiflere yansıyan yüreklerimizi parçalayan  fotoğraf karelmerini unutmayın...
Orada milyonlarca insanımızı kaybettik...
Bu ağır bilançonun cezası bu insanlığa kesilmemeliydi...
Önlem alınmadı..
Müdahalelere geç kalındı...
Bunu kabul edin...
İlk 48 saat kaos yaşandı...
Ki saniyeler bile önemliydi!
Ne yapacağını bilemedi devlet..
Çoğu enkaza bakılamadı..
Daha çok insan, daha çok can kurtarılabilirdi.
Peki ses veremeyen.. 
Konuşamayan dilsiz, işitme engelli kardeşlerimiz..
Bebeklerimiz ses veremezler...
Kaderlerine ölüme terkedildiler...

KADER Mİ?
Ormanlar yandı...
İçnde binlerce hayvan, ağaç telef oldu..
Kader dediniz...
Sel felaketleri oldu, can kayıplarımız mal kayıplarımız oldu kader dediniz...
Şimdide deprem oldu ve yine KADER dediniz...
Kusura bakmayın da insanların aklıyla oynuyorsunuz..
Bu kader değil..
Bu göz göre göre terkediliş...

ASILMALISINIZ!
İnsanlar canıyla uğraşırken, insanlıktan yoksun  insan bile olamamış pis zihniyetler...
Size diyecek söz bile bulamıyorum!..
Marketleri..
Evleri yağmaladınız...
El birliğiyle oradaki kardeşlerimize gönderilen yardım tırlarını yağmaladınız..
Bu kadar mı kansızsınız?
Vicdansızsınız..
Asılmalısınız!..

SIĞINMACILARI İSTEMİYORUZ!
Savaş vardı evet..
Misafir ettik evet...
Ama artık bu insanları ülkemizden gönderme zamanı geldi...
Bu kadar insanı ülkemize getirdiğiniz gibi, gönderin!

ŞİMDİ YARALARI SARMA ZAMANI 
Şimdi ülke olarak bir olup yaralarımızı sarma zamanı..
Kardeşlerimizi utandırmadan, yormadan ağırlama zamanı..
Biliyoruz ki bu millet bunu da atlatacak..
BİZ TÜRKİYEYİZ!...