Yozgat Müftülüğü, 12 Aralık tarihli Cuma hutbesinde insanın yaratılıştaki yeri, değeri ve sorumluluğu üzerinde durdu. “İnsan: Kainatın Gözbebeği” başlığıyla okunan hutbede, dünyanın geçiciliği ve insanın ahirete hazırlık bilinci hatırlatıldı. Hutbede iyilik ile kötülük arasında gidip gelen insan davranışlarına değinilirken, kişinin hem kendine hem topluma karşı görevlerini unutmaması gerektiği vurgulandı.
Ayrıca insanı aldatıp özünden uzaklaştıran dünyevi hırsların tehlikesine dikkat çekildi. Müftülük, müminlerin bulundukları her yerde huzur, güven ve iyilik iklimi oluşturmaları çağrısında bulundu.
İnsan, Kainatın Gözbebeği Olarak Yaratıldı
Hutbede insanın yaratılış gayesini unutmaması gerektiği üzerinde özellikle duruldu. Yozgat Müftülüğü, insanın dünyaya gelişinin tesadüf olmadığını, her varlık gibi onun da bir ömür, bir yolculuk ve bir hesap zamanı olduğunu hatırlattı. Ölümün kaçınılmazlığı ifade edilirken, insana bahşedilen akıl, idrak ve iradenin bir emanet olduğunun altı çizildi.
Hutbeye göre insan iyiyi kötüden ayırabilecek donanımla yaratılmış, peygamberler ve kitaplarla da doğruya yönlendirilmiştir. Bu nedenle, kişinin kendisini oyalayan dünyevi tutkulara kapılıp Rabbine kulluğu ihmal etmemesi gerektiği özellikle vurgulandı.
İyilik ve Kötülük Arasında Kalın Bir Çizgi
Hutbede, insanın tarihte ve bugün farklı yönlere savrulabildiği örneklerle anlatıldı. Kötülüğün peşine düşenlerin zalimleşebileceği, iyilik yolunda yürüyenlerin ise gönüllerde iz bıraktığı ifade edildi. Kabil, Karun, Nemrut ve Ebu Cehil gibi örneklerle kötülüğün insanı nasıl kararttığına dikkat çekilirken Ahmed Yesevi, Hacı Bayram-ı Veli, Mevlana ve Yunus Emre gibi büyük gönül insanlarının adı iyilik ve merhametle anıldı.
Hutbede verilen bu örnekler, insanın seçtiği yolun hem kendi kaderini hem de toplumun gidişatını şekillendirdiği mesajını taşıdı.
Müminin Sorumluluğu: Hayrın Anahtarı Olmak
Yozgat Müftülüğü’nün hutbesinde, müminlerin dünyayı iyilikle güzelleştirme sorumluluğu olduğu vurgulandı. Bir yanda iyiliğin, merhametin ve zarafetin izini sürenler varken diğer yanda zulmü ve haksızlığı çoğaltanların bulunduğu bir dünyada, mümine düşenin iyiliği çoğaltmak olduğu ifade edildi.
Hutbede, Peygamber Efendimiz’in “Mümin aziz ve cömerttir” hadisi hatırlatılarak, müminin karakterinin toplumda güven ve huzur kaynağı olması gerektiği belirtildi. Ayrıca “Hayrın anahtarları, şerrin kilitleri” olmaya yönelik çağrı, hutbenin en dikkat çeken mesajlarından biri oldu.
