Yozgat’a yön verecek çalışmalar.
Kalıpsal hazırlanıp.
Siyasal.
Bürokratik.
Düşüncelerle sıkıştırıldığından.
Yansımaları da tartışma getiriyor.
Kimi, kime anlatacaksınız?
Neyi, kime tanıtacaksınız?
Yozgat’ın imkanları fırsata dönüşsün derken.
Dışarıya açılımı ‘biçimsel’ yapılırken.
Fikir birliği ancak.
Bürokrasik anlayışla şekilleniyor.
Rutin hale getirilip.
Anlatmak yerine.
Uygulama ile.
Katkı verir boyutunu planlamak.
Kazanç sağlayacağı da ortadadır.
Yozgat’ı, Yozgatlılar bilmediğine göre.
Dışardakilere Yozgat’ı anlatmak ne denli gerçekçi.
Tartışılır.
Yanı başındaki hazineleri.
Fırsatları.
İmkanları.
Potansiyelleri.
Bilmeyenlerin.
Yarın dışarda neyi anlatacakları da merak uyandırıyor.
Ortak akıl ekseni oluşturarak.
Alanla belirlemeleriyle.
İçsel tanıtım.
Öne çekilmelidir.
Yakın tarihe kadar.
Bingöl tatlısını Yozgat’ın meşhuru olarak aktarılırken.
Yiyelim, içelim, birbirimizi övelim zihniyeti hakim iken.
Tanıtımı nasıl yürüteceksiniz.
*
Yozgat merkezden başlayarak.
En ücra köşeye kadar.
Yozgat’ı tanımak.
Tanıtmak.
Anlamak.
Anlatmak lazım.
Aksi takdirde.
İyi niyetli adımlar.
İleriye dönük açılımlar.
Transfer edilmiş ‘eleman’lar.
Artı değer katması beklenemez.
Bu düşünce tarzında.
Mümkün görünmez.
Dışardeki derneklerin.
Yozgat tabelası dikerek kendilerini öne çıkarma gayretleri.
Kentin 'dışarda' şeklen bilinmesini yeterli kılıyor.
Geçmiştekilerini unutmamak lazım.
Dönüşüm.
Meselemiz bu olmalı.
Bürokratik anlayışa bağlı kalarak.
Sistemsel oluşturulmuş.
Kalıba sokulmuş.
Tanıtımı ön plana çeker.
Öncelik yaparsanız.
Sonucu da.
‘Yiyelim, içelim, birbirimizi övelim’ sloganından öteye gitmez.
Düşünce denen olgu.
Belli bir noktadan sonra ‘farklılaştırılıp’ sunulduğundan.
Maalesef içsel sorunları beraberinde getiriyor.
*
Anlatabildim mi?
