Ekmek 8 lira
Parmak çörek 9
Ramazan da bu fiyatlar ikiye katlar.
Bu rakamlar ne tüketiciyi memnun eder ne de üreticiyi.
Fırıncı ağlıyor.
Tüketici kızgın.
Yozgat gibi sosyo-ekonomik seviyesi muhasır medeniyetler seviyesini çok altında olduğunda şehirlerde temel gıda maddelerini ulaşım çok önemlidir.
Ekmek bu şehrin temel gıdasıdır.
Günde evine 10 ekmek alan insanlar var.
Ekmeksiz doymayan bir toplumuz…
Fakirinden zenginine…
İnsanların ucuz ve kalite ekmek arayışı var.
Enflasyon canavarı tek lokmada bir somuna yuttu desek yeridir.
Peki ne yiyecek bu millet.
Parmak çörekten bir parmak çıkarıp satamazsınız…
Ekmeği yarıya bölüp satamazsınız…
Bu Yozgat’ta kaç insanın Sosyal Hizmetlerin, Kızılay’ın envanterinde yer aldığını biliyor musunuz?
Kaç insan, kaç aile destekle hayatlarını devam ettirebilmekte.
Rakamlar canınızı sıkmasın…
Deve kuşu gibi kafamızı kuma gömelim görmezden gelelim.
Ekmek bu başka bir şey değil ki…
Bir kez daha anlaşıldı ki Yozgat’a halk ekmek şart…
Fırıncı esnafına da koruyarak  olmayan Halk Ekmek günde 40 bin ekmeği ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak zorunda…
Bu 40 bin ekmeğin yarısı mümkünse ücretsiz bilinen hanelere ulaştırması diğer yarısı da ekmeğin güncel fiyatını yarısına vatandaşa ulaştırılması gerekiyor.
Bu bir görevdir.
Bu bir zarurettir.
Siz garip gurebanın beslenme ihtiyacını görmezden gelemezsiniz…
Yok sayamazsınız…
Bu görevde tüm Türkiye de olduğu gibi belediyelere düşmekte.
Önümüze seçim…
Adaylar projelerini millete anlatacaklar.
Bence en önemli proje halk ekmek projesidir.
Belediye işletmeleri kar kazar gütmemeleri gerekir.
Onların temel kar düşüncesi bu toplumun memnuniyetidir.
Toplum bu işten memnunsa ne kadar zarar ettiğinin bir önemi yok.
İşin özeti;
Yozgat’a Halk Ekmek lazım… 
Hem de en acilinden…
Mümkünse hemen…
Değilse…
Şimdiden…