Show TV ekranlarında izleyiciyle buluşan bir dizi var.
Dizinin adı Veliaht…
Hiç denk geldiniz mi bilmiyorum ama oldukça sağlam bir dizi…
Hem senaryosu hem kadrosuyla izleyenleri ekrana kilitleyen bir yapım.
Daha 3’üncü bölümünde…
Ben izlerken nedense aklıma Zafer Özışık geldi.
Dizide karizmatik ve sert mizacıyla öne çıkan Zülkifar Ağa’yı canlandıran Ercan Kesal ile Yozgat’ın “Albay”ı Zafer Özışık, fiziken birbirlerine çok benziyor.
Ama sadece bu da değil…
Dizide Zülkifar Ağa, Esenler Otogarı’nda yıllarca otobüsçülük yapmış. Modernleşen sektörde hiçbir aracın 302’nin yerini tutmadığını daha ilk bölümde izleyicilere çok özel bir sahneyle anlatıyor. Bu videoyu sosyal medya hesabımdan paylaşacağım; ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Zafer Abi de böyle değil mi?..
Bir dizinin içerisinde olan şey, Yozgat’ta gerçek bir yaşam hikâyesi…
Bu tutku sadece dizide kalmıyor.
Yozgat’ta yaşayanlar çok iyi bilir; “Albay” lakabıyla tanıdığımız Zafer Özışık yıllardır aynı sevdanın peşinde. Sarı 302’sini elden geçirip yeniden hayata döndürmesi sadece bir aracın tamiri değil; bir kültürün, bir hatıranın, bir dayanışma ruhunun yeniden canlanması aslında.
302’ye olan sevdası sadece bir nostalji unsuru değil; aynı zamanda bir aidiyet ve hatıra meselesi…
Üstelik Zafer Abi bu otobüsü ticari bir kazanç kapısı olarak da görmüyor.
Düğünlerden cenazelere kadar birçok özel günde Yozgatlıların hizmetine ücretsiz sunuyor.
Onun 302 tutkusu, bireysel bir hobi değil; toplumsal bir bağ, Yozgatlı olmanın ortak bir hatırası gibi…
Sadece bu da değil elbette.
Zafer Özışık yalnızca bu tutkusu ile değil, aynı zamanda iş dünyasında da örnek bir isim. Son açıklanan listelere göre Yozgat’ın vergi rekortmenleri arasında yer aldı. Hem de sadece bir şirketle değil, üç ayrı şirketiyle… “Devlete vergi vermeyi bir şükür vesilesi olarak görüyorum” diyerek yaptığı açıklama, onun iş ahlakını ve topluma bakışını özetliyor aslında.
Neresinden bakarsanız bakın, çok özel bir insan.
Onun bilinmeyen daha birçok özelliği var.
Askere, polise, yolda kalmışa… Saymakla bitmez.
Toplumsal dayanışmaya katkı sunan koca yürekli bir insan…
Diğer yanda iş dünyasında üreten, kazanan ve kazandığını vergisiyle devletiyle paylaşan bir iş insanı…
Bu iki yön bir araya geldiğinde ortaya yalnızca bir kişisel başarı hikayesi değil, Yozgat için gurur duyulacak bir portre çıkıyor.
Yozgat demek Zafer Abi demek…
Zafer Abi demek Yozgat demek…
Zafer Özışık’ın hem iş dünyasında hem de sosyal hayatta üstlendiği bu rol takdire şayan.
Sözün özü, yanı başımızda dizilere, filmlere ilham olacak bir adam var.
Yaşarken kıymetini bilmek ve Yozgat için nice Zafer Özışık’lar yetiştirmek lazım.
