Yozgat Hakimiyet Gazetesi yazarı Sevgi Ay’ın “Doğru Doğrudur, Yanlış yanlıştır…” başlıklı son yazısını okumak için sitemizi ziyaret edebilirsiniz.

Halk dilinde “At izi it izine karışmış” deyimi artık gözle görünür oldu.

İnsanların doğruyu yanlış, yanlışı da doğru olarak görmesi yani istedikleri gibi olayları kendi taraflarına çekmesi olayı yaygınlaştı.

Bir olay yaşanıyor. Olayın gerçekliği ortada. Ancak insanlar, kendi istedikleri, politik görüşlerine veya ekonomik çıkarlarına ters düşen bu gerçeği reddediyor. Onun yerine, kendilerini konforlu hissettiren, kendi taraflarını haklı çıkaran bir anlatıya dört elle sarılıyorlar. İşte bu noktada: "Yanlış, benim işime yaradığı sürece doğrudur" denklemi kuruluyor.

Herkes haklı davasını güder ve savunur. Herkes kendi doğru bildiği yolda ilerler ama doğru tektir. Yani şunu söylemek istiyorum insan ne kadar doğru dediği gerçek varsa bazen yanılır.

Artık herkesin bir “doğrusu” var. Sosyal medya, ekranlar, gündelik sohbetler... Herkes konuşuyor, herkes yorum yapıyor. Ama kimse “acaba ben mi yanılıyorum?” demiyor. Çünkü yanılmak zayıflık gibi algılanıyor.

Gerçek, herkes için ortaktır ama herkes onu kendi penceresinden görür. Kimi o pencereyi aralar, kimiyse tamamen kapatır.

Gerçekle yüzleşmek kolay değildir. Çünkü doğruyu görmek, bazen kendi hatamızı da görmek demektir. Kendi çıkarımıza, inançlarımıza, geçmişte yaptıklarımıza ters düşebilir. Ama işte tam orada insanın sınavı başlar.

Bir insan, yanıldığını kabul edebiliyorsa, aslında en doğru adımı atmıştır. Ama çoğu kişi için bu adım gurura takılır. Halbuki hata yapmak insana, yanlışı fark etmek bilince, doğruyu seçmekse olgunluğa aittir.

Gerçeği eğip bükmeden kabul edebilmek, bir erdemdir. Çünkü doğruyu savunmak bazen yalnız kalmak demektir. Kalabalığın alkışlamadığı, kolay olmayan ama temiz bir yoldur bu.

Bugün doğruyu konuşmak cesaret ister. Çünkü herkesin kendi doğrusunu yarattığı bir dünyada, gerçek sessiz kalır. Ama sessiz kalan o gerçek, bir gün en gür sesle karşımıza çıkar.

Ve son söylemek istediğim şey ise “Doğru, her zaman tektir.” Yorumlar değişir, algılar değişir, ama gerçek yerinde durur.

Ve bir gün herkes, kendi doğrusunun değil, gerçeğin önünde hesap verir.