Hasbi olanlar
Harbi olanlar…
Hesabi olanlar.
Siyaset mühendisliği iş başında.
Bunun ne olduğunu anlamak için bazı örnekler vermek lazım.
Mesela EYT …
EYT sizce siyaset mühendisliğinin bir ürünü müdür?
Bazıları buna seçim yatırımı da der.
Demek ki seçim öncesi çıkan ve vatandaşın oyunu etkilemek için yapılan bazı düzenlemeleri “siyasi mühendislik” olarak görmek lazım.
Aflar…
İndirimler…
Zamlar…
Ceza iptalleri…
Maaş artışları (özelikle kamu)
Bu ve benzeri şeyleri şeyler nedense bir seçim öncesi çıkar, çıktığı zamanda bunu kimse olağan akışında değil seçim için olduğunu düşünüyor.
Seçim için olmayan şeyler bile buna yorumlanır.
Doğal olarak bu iktidarın daha çok nemalandığı durumlardır.
Muhalefet bunda en az payı alır.
Muhalefet bu seçim yatırımları diğer adıyla siyaset mühendisliği hayata geçmediği zaman devreye girer.
şimdi cevabını bilmediği bazı soruları size sormak istiyorum.
Kararı sizler verin.
Son zamanlarda yaşanan kayyum atamaları sizce olağan akışında olan şeyler mi yoksa siyaset mühendisliğinin bir alt yapı çalışması mı?
Bilmiyoruz.
Bilsem söylerdim.
PKK’nın kendini kapatması olağan akışında olan bir durum mu, yoksa siyaset mühendisliğinin bir alt yapı çalışması mı?
Seçime daha çok var.
Neden olsun diyorum.
Bir milletin başına dert olmuş…
Ocakları söndürmüş…
Ekonomimizi yıpratmış…
Maddi manevi birçok hasır bırakmış terör belasının son bulma olasılığı için yapılanlar yoksa siyaset mühendisliğinin bir alt yapı çalışması mı?
Bilemiyoruz.
Acaba diyoruz.
Lakin sonuç düşünüldüğünde “ son bulacaksa terör eylemleri “ helali hoş deriz.
Daha öncede dedim.
Bana samimi gelmiyor.
Samimi gelmeyen şey de bizim yaptıklarımızdan daha çok terör unsurlarından kaynaklıyor.
Devlet beyin el uzatması ile tekrar başlayan bu süreç daha önceden izlediğimiz bir filmi izliyormuş izlenimini veriyor.
O film güzel bitmedi.
Sonunda çok üzüldük.
Çok kandırıldık.
Daha da hırslandık…
Şimdi aynı filmi izliyoruz.
Bugüne kadar izlediğimiz bölümler güzel.
Lakin filmin sonuna bakmak lazım.
Ve filmin sonu için daha vakit var.