Okulları açıldı. Ne yalan söyleyeyim özellikle şehir içi trafiğinde kilitlenmeler olacağını düşünmüştüm. Boşa düşünmüşüm zira hayatın olağan akışı devam ediyor.

Okullar da yine geçmiş yılların başlangıç sıkıntısı olacak mı diye bekledik?

Şükür onlarda sorunsuz başladılar.

Şoförler cemiyetine bağlı şehirci öğrenci taşıyan servislere de bir arıza bekledik.

Maşallah onlarda sorunsuz başladı. Bir yerde bir arıza bekledik.

Olmadı.

Hal böyle olunca bize de Çamlığı terk eden Şah Kartalların yaşatılması konusu kaldı.

Şaka bir yana uzun zamandır ilk kez bu kadar organize olmuş bir devlet gördük.

Yozgat Valisi Mehmet Ali Özkan başta olmak üzere İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak, Yozgat Emniyet Müdürlüğüne, Şoförler cemiyeti başkanı İlhami Bakıcı ve uhdelerindeki tüm alt birim amir ve çalışanlarını tebrik ediyorum.

Sorun arayan bizler için neredeyse hiç malzeme vermediler.

Sorun arayan bizler diyoruz çünkü bizim işimiz bu…

Kişisel bir durum değil.

Sorun olan şey neyse bunu tespit etmek ve kamuya bildirmek olacaktır.

Zira dil dişin ağrıyan yerine değer.

Lakin arada bir “bak ne güzel oldu” demekte lazım.

Basın sadece sorun yumağa içinde sarmallar yaşarken, bu ufak motivasyon araçlarını gereçlerini kullanması lazım

Bizim göbeller buna “yalakalık” dese de Sezar’ın hakkını Sezar’a da vermek lazım.

Adam neyse…

Demek ki memlekette güzel şeylerde olmuyor değil.

İlla konuşacak olursak…

Servis ücretlerini konuşabiliriz.

Ama o rakamlarda artık makul rakamlar.

Yozgat emniyetinin personel eksikliğini konuşabiliriz ama bu eksikliğe rağmen ortaya koydukları mücadele onları daha da güzel iltifatlara mazhar olacaktır.

Okullar sorunsuz açıldı, belki eksik kadrolar, gelmeyen ödemekler konuşabiliriz ama ona rağmen mazeret değil iş üretmişler.

Yollarımızı konuşabiliriz ama yapacak bir şey yok.

Coğrafya kaderindedir işte…

Yerin üstünden de altında yol yapsanız iki cadde üç sokak…

Sabırsız sürücüler gelişi güzel parklar…

Ne yapalım şimdi medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavara röveşata gol mü atalım.

Olmuyor işte.

Bazen o kadar güzel olmuyor ki ne güzel olmuyor diyebiliyoruz.

Bakınız Murphy kanunları…

“İyi giden her şeyin mutlaka ters bir tarafı vardır”

Neyin iyi gittiğini ifade ettik.

Ama neyin iyi gitmediğini anlatmak daha uzun sürecektir.

BASIN BİK’TEN İBARET DEĞİLDİR

Türk basını özellikle yerel basın bir kabuk değiştiriyor.

Bizde bir kabuk değişimi içindeyiz.

Bu doğal bir süreç…

Bazıları bu süreci BİK (basın ilan kurumu) ile yürütür.

Bazıları BİK’siz…

Dijitalde ilan yayınlamak istiyorsanız BİK’in koyduğu kurallara göre oynarsanız…

Derseniz benim önceliğim BİK’in ilanları değil o zaman başkaca senaryolar konuşabilirsiniz.

Haber354 BİK’ten yürümeyecek…

Çok kısa zamanda Yozgat’ta gemileri karadan yürüdüğünü görürseniz bilin ki Haber354 kaptan köşkünde ufuk çizgisini takip ediyor olacaktır.

Boşa uğraşmasın dost bildiklerimiz…

O gemi denize ulaşacak!