Ramazandı bayramdı siyasiler iyiden iye saha da kendilerini göstermeye başladı.
En dikkat çeken Ak  Parti Adayı Abdulkadir Akgül oldu.
Adayların açıklandığı ilk günlerde Ak Parti de motivasyon oldukça düşüktü.
Sürekli “mış” gibi yapıyorlardı. 
Gayri ciddi bir şekilde standart işlere yönelimmiş, ne ortak bir aklın ne de üst bir aklın olmadığını görüyorduk.
Nasıl bir el değdiyse Akgül Atağa geçti.
Özelikle sosyal medya da algısı zirve yaptı. 
Dar kapsamlı birtakım işler geniş kalabalıklara dönüşmüş bu teveccüh algısı sosyal medya üzerinde işlenerek eski şaşalı günleri tekrar hatırlatmış ölü toprağının altında kalkılmış gözüküyor. Profesyonel bir elin değdiği kesin gibi. 
İyi Parti de Sayın Kayalar da ağırlığını koymuş gözüküyor. Eski usulleri yeni usuller birleştirip mevcut handikapları ortadan kaldırmaya çalışıyor.
Herkesten daha çok konuşmak zorunda. Pusuladaki handikapları iyi anlatmaları gerekiyor.
MHP adayı Sayın Sedef’in ramazan performansı oldukça iyiydi. Merkezde alan hakimiyetini ele geçirmiş gözüküyor. Bununla birlikte MHP nerdeyse tüm partilerin ana havuzu haline gelmiş.
Ak Parti de, İyi Parti de hatta diğer partilerin ekstra oy havuzu MHP’li seçmen olmuş. MHP’li seçmen üzerinde oldukça büyük bir baskı var.
Bir yandan Millet İttifakı bileşenleri  MHP’nin oyların çevirmeye çalışırken bir yanda kendi ittifakı içerisinde bulananlar da MHP’li seçmenin aklını çelmeye çalışıyor.
Onlar bir yandan kalelerini savunurken bir yandan gidenleri geri çevirmek için mücadele ediyorlar. İşleri oldukça zor. Zira bu yolda yalnızlar. Kendi göbeklerini kendileri kesecekler.
Hem Ak Parti’i hem  Millet İttifakı, hem de Ata İttifakı radarında MHP’li seçmen var. Umarım bu büyük taarruzun farkındalardır.
Diğer partiler için seçim çalışması yeni başlıyor desek yeridir.
Yeniden Refah…
Büyük Birlik Partisi…
Ve Vatan Partisi Yozgat’ı ve Yozgat seçmeni önemsedikleri ortaya koydukları adaylarla göstermişlerdi. 
Eski adı HDP yeni adı Yeşil Sol Parti için  söylenecek bir iş yok.
Adayları Yozgat’a uğramdan bile binlerce oy alıp gidecekler.
Görünen o ki liste başları çalışmalarını kendi dar çevrelerinden çıkartarak geneli diğer adaylara ve partileri üzerine yoğunlaştırmış.
Bu oldukça güzel bir durum.
Seçilebilir yerin rehavetinden uzaklaşarak ortaya top yekun bir çalışma anlayışı an itibarlıya ortaya çıkmış.
Belki tek bir eleştiri yapmak gerekirse o da ve bana kalırsa belirleyici olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylarının yeterince anlatılmadığı ya da destek istenmediği durumu olabilir.
Senin taraf olduğun Cumhurbaşkanı kazanamazsa yaptığın şey parti adına bir anlam ifade etmeyecek olmasıdır.
Peki adaylar Cumhurbaşkanı adaylarını yeterince anlatıyor mu?
Bunu da size bırakıyorum.